Array
(
[id] => 1629
[0] => 1629
[slug] => 3-MART-DEVRiM-YASALARININ-95-YILINDA-ANITKABiR-E-YuRuDuK
[1] => 3-MART-DEVRiM-YASALARININ-95-YILINDA-ANITKABiR-E-YuRuDuK
[content] => <p class="MsoNormal"><span style="font-family: "Times New Roman", serif; font-size: 12pt; text-align: justify;">3 Mart Devrim Yasalarının
Kabulünün 95. yıl dönümünde Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş, </span><span style="font-family: "Times New Roman", serif; font-size: 12pt; text-align: justify;"> </span><span style="font-family: "Times New Roman", serif; font-size: 12pt; text-align: justify;">Eğitim-İş ve bağlı sendikalarımız 1.
Meclis'ten Anıtkabir'e yürüyüş gerçekleştirdi.</span><br></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Konfederasyonumuza bağlı
Eğitim-İş öncülüğünde gerçekleştirilen yürüyüşte Türkiye genelinden Eğitim-İş
ve bağlı sendikalarımızın şubeleri katıldı. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Türkiye’nin çeşitli
illerinden gelen binlerce Eğitim-İş üyesi, Ulus 1.Meclis binası önünde bir
araya geldi. “Laik, bilimsel, ulusal ve karma eğitim”, “Ranta değil, eğitime
bütçe”, “Saraya değil, emekçiye bütçe”, “Mülakat değil, liyakat istiyoruz”
pankartı taşıyan Eğitim-İş üyeleri, “Türkiye laiktir laik kalacak”, “Karanlığa
teslim olmayacağız”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları eşliğinde burada
kortej oluşturdu. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif"> Birleşik Kamu-İş ve bağlı sendikalarımızın üyelerinin oluşturduğu kortej 3 Mart Devrim Yasalarının Kabulünün 95. yıldönümünde, Ulus’taki 1. Meclis binasının önünden Anıtkabir’e yürüdü. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Konfederasyonumuz
Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık, Genel Sekreteri Mücahit Dede,
Genel Örgütlenme Sekreteri Hasan Kütük,
Genel Mali Sekreteri Ali Taştan,
Genel Eğitim, Basın-Yayın Sekreteri Levent Akça, Genel Özlük Hukuk ve
TİS Sekreteri Mehmet Yeşildağ ile konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın Genel
Başkanları, MYK üyeleri, ADD ve ÇYDD Yönetim Kurulu Üyeleri, CHP Ankara
Milletvekili Murat Emir, CHP Yozgat Milletvekili Ali Keven ve binlerce üye katıldı. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">1.Meclis önünde kitleye
bir açıklama yapan Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, 95 yıl önce
çıkarılan 3 devrim yasası ile İslam coğrafyasındaki ilk laik ülkenin Türkiye
Cumhuriyeti olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin bugün, laikliğe ve cumhuriyet
devrimlerine karşı iktidarın antidemokratik uygulamaları ile karşı karşıya
olduğuna” dikkat çekti. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif"> Yıldırım’ın açıklamasının tamamı şu şekilde: <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">“Eğitim alanında
çıkarılan birçok gerici yasal düzenleme yanında, 4+4+4 olarak adlandırılan yasa
ile laik ve bilimsel eğitime darbe vurulmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Siyasi iktidarın eğitim
alanındaki uygulamaları, Cumhuriyet atılımlarını tasfiye etmeye, eğitimimizin
temel niteliklerini değiştirmeye yöneliktir. Değiştirilen müfredat, hazırlanan
ders programları ve kitaplar, bilimsellikten uzak, çağdaş ve laik ölçütlerden
yoksundur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Eğitim sistemini kendi
siyasal amaçları için düzenleyen iktidar, imam hatip okulları aracılığı ile
kendisine oy ve seçmen devşireceği bir yapıyı oluşturmaktadır. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Eğitim sisteminin
tamamına etki eden ve son derece liyakatsiz kadrolar eliyle eğitim
bürokrasisini eline geçiren siyasal iktidar, iş bilmez yöneticiler vasıtasıyla
okulları bir kargaşa ortamının içine sürüklüyor. Öğrencilerin dini inancına
göre ayrışmasına fırsat tanıyan yasal düzenlemeler yoluyla toplumsal barışı
bozmayı amaçlayan politikalar dayatılmakta ve öğretim birliği açıkça
zedelenmektedir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Ulusal değerlerimiz,
eğitim sistemimiz içerisinden yasa ve yönetmelikler aracılığı ile çıkarılmakta,
karma eğitim ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Karma eğitime son
verilmesi durumunda, Atatürk’ün liderliğinde kurulan cumhuriyetin en
önemli kazanımlarından olan ve milli eğitimde birliği esas alan Tevhid-i
Tedrisat ortadan kaldırılacak ve tekrar çok başlı eğitim sistemine
dönülecektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Eğitim emekçilerinin
çalışma koşulları ve ekonomik durumları da her geçen gün gerilemekte, alım gücü
düşmekte ve iş güvenceleri tehdit edilmektedir. Tüm bunların yanında özellikle
öğretmenlerin saygınlığı devletin en üst kademesinde bulunanlar eliyle
zedelenmektedir. Bu durum ise öğretmene şiddet olaylarını artırmaktadır.
Diyarbakır Çermik’te 14 öğretmenimizin, halı saha maçı yüzünden, yetkisini
keyfi bir şekilde kullanan savcı tarafından gözaltına aldırılması buna en
çarpıcı örnektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Öğretmenlerin ek ders
ücretleri yıllardır yerinde saymakta ve anlamlı hiç bir artış yapılmamakta,
bunun yanında ciddi bir kayba neden olan gelir vergisi matrah limitinin dar
gelirlilerin aleyhine belirlenmiş olması yaşanan mağduriyeti daha da
arttırmaktadır. Siyasi iktidarın defalarca müjdesini verdiği 3600 ek gösterge
halen verilmemiştir. Eğitim sistemi içerisindeki emek sömürüsünün en önemli
göstergesi olan ücretli kölelik uygulamasına devam edilmekte, yüz binlerce
öğretmenimiz ise atama beklemektedir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Bugün emeklilikte yaşa
takılanlar ciddi bir mağduriyet yaşamaktadır. Emekli olmak için yaş bekleyen ve
bu süre zarfında işsiz kalan, ileri yaşları yüzünden yeni iş bulma zorluğu
çeken vatandaşlar, sağlık güvencesinden de mahrum bırakılmakta, bu durum sosyal
devlet ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Emekliliğine kadar bir ailenin aç kalmaması
lazım yoksul kalmaması lazım. “Ekonomide kurtuluş savaşı veriyoruz” bahanesiyle
6 milyon 300 bin kişinin hakkı gaspedilemez. EYT’lilerin yaşadığı mağduriyet
bir an önce giderilmelidir. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Öte yandan, iktidarın
toplumu kutuplaştırıcı, öfke empoze eden politikaları maalesef her geçen gün
meyvesini vermektedir. AKP’nin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Alinur
Aktaş'ın Uğur Mumcu ve Cumhuriyet aydınlarına yönelik, 'Devlete ve bayrağa
savaş açmış, dinle diyanetle problemi olan' şeklindeki sözlerini buradan
kınıyoruz. Bu sorumsuzca saldırı karşısında Bursa halkının kendisine sandıkta
gerekli yanıtı vereceğini düşünüyoruz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Laik eğitimin ve laik
toplumun çok daha önem kazandığı bu süreçte, Eğitim-İş olarak, öğretim
birliğine son vererek, medrese-mektep ikilemini günümüze taşımak isteyen bu
anlayışa karşı, Atatürk ilke ve devrimlerine, Cumhuriyetimizin kazanımlarına,
ülke bütünlüğüne, laik, bilimsel, demokratik, eşitlikçi ve parasız eğitime
sahip çıkmaya devam edeceğiz; bu kararlılıktan asla vazgeçmeyeceğiz.”<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">OHAL'DEN BERİ BİR İLK <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Basın açıklamasının
ardından kortej Anıtkabir'e yürümek istedi. Ancak polis yürüyüşe izin vermedi.
Genel Başkanımız Orhan Yıldırım ve CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, polisle
konuşarak yürüyüşe izin verilmesini talep etti. Polis ise pankartların,
flamaların ve önlüklerin kaldırılmasını istedi. "Öğretmene değil, tarikata
barikat" sloganları atarak direnilmesi sonucu yürüyüş yapılmasına izin
verildi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Anıtkabir'e ulaşmasıyla
tamamlanan yürüyüş, Ankara'da bir ilk olma özelliği taşıyor. OHAL'den beri ilk
defa Ankara'da Valilik tarafından yasaklandığı belirten sendikal bir yürüyüşe
izin verildi.<o:p></o:p></span></p>
[2] => <p class="MsoNormal"><span style="font-family: "Times New Roman", serif; font-size: 12pt; text-align: justify;">3 Mart Devrim Yasalarının
Kabulünün 95. yıl dönümünde Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş, </span><span style="font-family: "Times New Roman", serif; font-size: 12pt; text-align: justify;"> </span><span style="font-family: "Times New Roman", serif; font-size: 12pt; text-align: justify;">Eğitim-İş ve bağlı sendikalarımız 1.
Meclis'ten Anıtkabir'e yürüyüş gerçekleştirdi.</span><br></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Konfederasyonumuza bağlı
Eğitim-İş öncülüğünde gerçekleştirilen yürüyüşte Türkiye genelinden Eğitim-İş
ve bağlı sendikalarımızın şubeleri katıldı. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Türkiye’nin çeşitli
illerinden gelen binlerce Eğitim-İş üyesi, Ulus 1.Meclis binası önünde bir
araya geldi. “Laik, bilimsel, ulusal ve karma eğitim”, “Ranta değil, eğitime
bütçe”, “Saraya değil, emekçiye bütçe”, “Mülakat değil, liyakat istiyoruz”
pankartı taşıyan Eğitim-İş üyeleri, “Türkiye laiktir laik kalacak”, “Karanlığa
teslim olmayacağız”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları eşliğinde burada
kortej oluşturdu. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif"> Birleşik Kamu-İş ve bağlı sendikalarımızın üyelerinin oluşturduğu kortej 3 Mart Devrim Yasalarının Kabulünün 95. yıldönümünde, Ulus’taki 1. Meclis binasının önünden Anıtkabir’e yürüdü. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Konfederasyonumuz
Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık, Genel Sekreteri Mücahit Dede,
Genel Örgütlenme Sekreteri Hasan Kütük,
Genel Mali Sekreteri Ali Taştan,
Genel Eğitim, Basın-Yayın Sekreteri Levent Akça, Genel Özlük Hukuk ve
TİS Sekreteri Mehmet Yeşildağ ile konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın Genel
Başkanları, MYK üyeleri, ADD ve ÇYDD Yönetim Kurulu Üyeleri, CHP Ankara
Milletvekili Murat Emir, CHP Yozgat Milletvekili Ali Keven ve binlerce üye katıldı. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">1.Meclis önünde kitleye
bir açıklama yapan Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, 95 yıl önce
çıkarılan 3 devrim yasası ile İslam coğrafyasındaki ilk laik ülkenin Türkiye
Cumhuriyeti olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin bugün, laikliğe ve cumhuriyet
devrimlerine karşı iktidarın antidemokratik uygulamaları ile karşı karşıya
olduğuna” dikkat çekti. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif"> Yıldırım’ın açıklamasının tamamı şu şekilde: <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">“Eğitim alanında
çıkarılan birçok gerici yasal düzenleme yanında, 4+4+4 olarak adlandırılan yasa
ile laik ve bilimsel eğitime darbe vurulmuştur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Siyasi iktidarın eğitim
alanındaki uygulamaları, Cumhuriyet atılımlarını tasfiye etmeye, eğitimimizin
temel niteliklerini değiştirmeye yöneliktir. Değiştirilen müfredat, hazırlanan
ders programları ve kitaplar, bilimsellikten uzak, çağdaş ve laik ölçütlerden
yoksundur.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Eğitim sistemini kendi
siyasal amaçları için düzenleyen iktidar, imam hatip okulları aracılığı ile
kendisine oy ve seçmen devşireceği bir yapıyı oluşturmaktadır. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Eğitim sisteminin
tamamına etki eden ve son derece liyakatsiz kadrolar eliyle eğitim
bürokrasisini eline geçiren siyasal iktidar, iş bilmez yöneticiler vasıtasıyla
okulları bir kargaşa ortamının içine sürüklüyor. Öğrencilerin dini inancına
göre ayrışmasına fırsat tanıyan yasal düzenlemeler yoluyla toplumsal barışı
bozmayı amaçlayan politikalar dayatılmakta ve öğretim birliği açıkça
zedelenmektedir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Ulusal değerlerimiz,
eğitim sistemimiz içerisinden yasa ve yönetmelikler aracılığı ile çıkarılmakta,
karma eğitim ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Karma eğitime son
verilmesi durumunda, Atatürk’ün liderliğinde kurulan cumhuriyetin en
önemli kazanımlarından olan ve milli eğitimde birliği esas alan Tevhid-i
Tedrisat ortadan kaldırılacak ve tekrar çok başlı eğitim sistemine
dönülecektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Eğitim emekçilerinin
çalışma koşulları ve ekonomik durumları da her geçen gün gerilemekte, alım gücü
düşmekte ve iş güvenceleri tehdit edilmektedir. Tüm bunların yanında özellikle
öğretmenlerin saygınlığı devletin en üst kademesinde bulunanlar eliyle
zedelenmektedir. Bu durum ise öğretmene şiddet olaylarını artırmaktadır.
Diyarbakır Çermik’te 14 öğretmenimizin, halı saha maçı yüzünden, yetkisini
keyfi bir şekilde kullanan savcı tarafından gözaltına aldırılması buna en
çarpıcı örnektir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Öğretmenlerin ek ders
ücretleri yıllardır yerinde saymakta ve anlamlı hiç bir artış yapılmamakta,
bunun yanında ciddi bir kayba neden olan gelir vergisi matrah limitinin dar
gelirlilerin aleyhine belirlenmiş olması yaşanan mağduriyeti daha da
arttırmaktadır. Siyasi iktidarın defalarca müjdesini verdiği 3600 ek gösterge
halen verilmemiştir. Eğitim sistemi içerisindeki emek sömürüsünün en önemli
göstergesi olan ücretli kölelik uygulamasına devam edilmekte, yüz binlerce
öğretmenimiz ise atama beklemektedir.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Bugün emeklilikte yaşa
takılanlar ciddi bir mağduriyet yaşamaktadır. Emekli olmak için yaş bekleyen ve
bu süre zarfında işsiz kalan, ileri yaşları yüzünden yeni iş bulma zorluğu
çeken vatandaşlar, sağlık güvencesinden de mahrum bırakılmakta, bu durum sosyal
devlet ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Emekliliğine kadar bir ailenin aç kalmaması
lazım yoksul kalmaması lazım. “Ekonomide kurtuluş savaşı veriyoruz” bahanesiyle
6 milyon 300 bin kişinin hakkı gaspedilemez. EYT’lilerin yaşadığı mağduriyet
bir an önce giderilmelidir. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Öte yandan, iktidarın
toplumu kutuplaştırıcı, öfke empoze eden politikaları maalesef her geçen gün
meyvesini vermektedir. AKP’nin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Alinur
Aktaş'ın Uğur Mumcu ve Cumhuriyet aydınlarına yönelik, 'Devlete ve bayrağa
savaş açmış, dinle diyanetle problemi olan' şeklindeki sözlerini buradan
kınıyoruz. Bu sorumsuzca saldırı karşısında Bursa halkının kendisine sandıkta
gerekli yanıtı vereceğini düşünüyoruz.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Laik eğitimin ve laik
toplumun çok daha önem kazandığı bu süreçte, Eğitim-İş olarak, öğretim
birliğine son vererek, medrese-mektep ikilemini günümüze taşımak isteyen bu
anlayışa karşı, Atatürk ilke ve devrimlerine, Cumhuriyetimizin kazanımlarına,
ülke bütünlüğüne, laik, bilimsel, demokratik, eşitlikçi ve parasız eğitime
sahip çıkmaya devam edeceğiz; bu kararlılıktan asla vazgeçmeyeceğiz.”<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">OHAL'DEN BERİ BİR İLK <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Basın açıklamasının
ardından kortej Anıtkabir'e yürümek istedi. Ancak polis yürüyüşe izin vermedi.
Genel Başkanımız Orhan Yıldırım ve CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, polisle
konuşarak yürüyüşe izin verilmesini talep etti. Polis ise pankartların,
flamaların ve önlüklerin kaldırılmasını istedi. "Öğretmene değil, tarikata
barikat" sloganları atarak direnilmesi sonucu yürüyüş yapılmasına izin
verildi.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt;
line-height:107%;font-family:"Times New Roman",serif">Anıtkabir'e ulaşmasıyla
tamamlanan yürüyüş, Ankara'da bir ilk olma özelliği taşıyor. OHAL'den beri ilk
defa Ankara'da Valilik tarafından yasaklandığı belirten sendikal bir yürüyüşe
izin verildi.<o:p></o:p></span></p>
[author] => Dukkan_Usr
[3] => Dukkan_Usr
[date] => 2019-03-04
[4] => 2019-03-04
[hours] => 07:03
[5] => 07:03
[title] => 3 MART DEVRİM YASALARININ 95.YILINDA ANITKABİR’E YÜRÜDÜK
[6] => 3 MART DEVRİM YASALARININ 95.YILINDA ANITKABİR’E YÜRÜDÜK
[description] => 3 MART DEVRİM YASALARININ 95.YILINDA ANITKABİR’E YÜRÜDÜK
[7] => 3 MART DEVRİM YASALARININ 95.YILINDA ANITKABİR’E YÜRÜDÜK
[meta] => 3 MART DEVRİM YASALARININ 95.YILINDA ANITKABİR’E YÜRÜDÜK
[8] => 3 MART DEVRİM YASALARININ 95.YILINDA ANITKABİR’E YÜRÜDÜK
[category] => 3,4
[9] => 3,4
[type] => post
[10] => post
[theme] =>
[11] =>
[toppage] =>
[12] =>
[featured_image] => haber-gorseli-3-Mart-Devrim-2019.jpg
[13] => haber-gorseli-3-Mart-Devrim-2019.jpg
[lg] =>
[14] =>
[hits] => 1078
[15] => 1078
[image_gallery] => 11639,11638,11637,11636,11634,11635,11629,11628,11630,11631,11632,11633,11627,11626,11625,11624,11623,11622,11621,11620,11619,11618,11617,11616,11615,11614,11613,11612
[16] => 11639,11638,11637,11636,11634,11635,11629,11628,11630,11631,11632,11633,11627,11626,11625,11624,11623,11622,11621,11620,11619,11618,11617,11616,11615,11614,11613,11612
[image_galery_view] => 17.JPG,13.jpg,16.JPG,15.jpg,12.jpg,14.jpg,7-1.jpg,5c7bc7e3aa8d1.JPG,9-1.jpg,10-1.jpg,11-1.jpg,8-1.jpg,6-1.jpg,5-3.jpg,4-1.jpg,3-2.jpg,2-5.jpg,1-5.jpg,27.jpeg,25.JPG,24.JPG,23.JPG,22.JPG,21.JPG,20.JPG,19.JPG,18.JPG,haber-gorseli-3-Mart-Devrim-2019.jpg
)
-
Anasayfa
- 3 MART DEVRİM YASALARININ 95.YILINDA ANITKABİR’E YÜRÜDÜK
3 MART DEVRİM YASALARININ 95.YILINDA ANITKABİR’E YÜRÜDÜK
04 03 2019
1078
3 Mart Devrim Yasalarının
Kabulünün 95. yıl dönümünde Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş, Eğitim-İş ve bağlı sendikalarımız 1.
Meclis'ten Anıtkabir'e yürüyüş gerçekleştirdi.
Konfederasyonumuza bağlı
Eğitim-İş öncülüğünde gerçekleştirilen yürüyüşte Türkiye genelinden Eğitim-İş
ve bağlı sendikalarımızın şubeleri katıldı.
Türkiye’nin çeşitli
illerinden gelen binlerce Eğitim-İş üyesi, Ulus 1.Meclis binası önünde bir
araya geldi. “Laik, bilimsel, ulusal ve karma eğitim”, “Ranta değil, eğitime
bütçe”, “Saraya değil, emekçiye bütçe”, “Mülakat değil, liyakat istiyoruz”
pankartı taşıyan Eğitim-İş üyeleri, “Türkiye laiktir laik kalacak”, “Karanlığa
teslim olmayacağız”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları eşliğinde burada
kortej oluşturdu.
Birleşik Kamu-İş ve bağlı sendikalarımızın üyelerinin oluşturduğu kortej 3 Mart Devrim Yasalarının Kabulünün 95. yıldönümünde, Ulus’taki 1. Meclis binasının önünden Anıtkabir’e yürüdü.
Konfederasyonumuz
Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık, Genel Sekreteri Mücahit Dede,
Genel Örgütlenme Sekreteri Hasan Kütük,
Genel Mali Sekreteri Ali Taştan,
Genel Eğitim, Basın-Yayın Sekreteri Levent Akça, Genel Özlük Hukuk ve
TİS Sekreteri Mehmet Yeşildağ ile konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın Genel
Başkanları, MYK üyeleri, ADD ve ÇYDD Yönetim Kurulu Üyeleri, CHP Ankara
Milletvekili Murat Emir, CHP Yozgat Milletvekili Ali Keven ve binlerce üye katıldı.
1.Meclis önünde kitleye
bir açıklama yapan Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, 95 yıl önce
çıkarılan 3 devrim yasası ile İslam coğrafyasındaki ilk laik ülkenin Türkiye
Cumhuriyeti olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin bugün, laikliğe ve cumhuriyet
devrimlerine karşı iktidarın antidemokratik uygulamaları ile karşı karşıya
olduğuna” dikkat çekti.
Yıldırım’ın açıklamasının tamamı şu şekilde:
“Eğitim alanında
çıkarılan birçok gerici yasal düzenleme yanında, 4+4+4 olarak adlandırılan yasa
ile laik ve bilimsel eğitime darbe vurulmuştur.
Siyasi iktidarın eğitim
alanındaki uygulamaları, Cumhuriyet atılımlarını tasfiye etmeye, eğitimimizin
temel niteliklerini değiştirmeye yöneliktir. Değiştirilen müfredat, hazırlanan
ders programları ve kitaplar, bilimsellikten uzak, çağdaş ve laik ölçütlerden
yoksundur.
Eğitim sistemini kendi
siyasal amaçları için düzenleyen iktidar, imam hatip okulları aracılığı ile
kendisine oy ve seçmen devşireceği bir yapıyı oluşturmaktadır.
Eğitim sisteminin
tamamına etki eden ve son derece liyakatsiz kadrolar eliyle eğitim
bürokrasisini eline geçiren siyasal iktidar, iş bilmez yöneticiler vasıtasıyla
okulları bir kargaşa ortamının içine sürüklüyor. Öğrencilerin dini inancına
göre ayrışmasına fırsat tanıyan yasal düzenlemeler yoluyla toplumsal barışı
bozmayı amaçlayan politikalar dayatılmakta ve öğretim birliği açıkça
zedelenmektedir.
Ulusal değerlerimiz,
eğitim sistemimiz içerisinden yasa ve yönetmelikler aracılığı ile çıkarılmakta,
karma eğitim ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır.
Karma eğitime son
verilmesi durumunda, Atatürk’ün liderliğinde kurulan cumhuriyetin en
önemli kazanımlarından olan ve milli eğitimde birliği esas alan Tevhid-i
Tedrisat ortadan kaldırılacak ve tekrar çok başlı eğitim sistemine
dönülecektir.
Eğitim emekçilerinin
çalışma koşulları ve ekonomik durumları da her geçen gün gerilemekte, alım gücü
düşmekte ve iş güvenceleri tehdit edilmektedir. Tüm bunların yanında özellikle
öğretmenlerin saygınlığı devletin en üst kademesinde bulunanlar eliyle
zedelenmektedir. Bu durum ise öğretmene şiddet olaylarını artırmaktadır.
Diyarbakır Çermik’te 14 öğretmenimizin, halı saha maçı yüzünden, yetkisini
keyfi bir şekilde kullanan savcı tarafından gözaltına aldırılması buna en
çarpıcı örnektir.
Öğretmenlerin ek ders
ücretleri yıllardır yerinde saymakta ve anlamlı hiç bir artış yapılmamakta,
bunun yanında ciddi bir kayba neden olan gelir vergisi matrah limitinin dar
gelirlilerin aleyhine belirlenmiş olması yaşanan mağduriyeti daha da
arttırmaktadır. Siyasi iktidarın defalarca müjdesini verdiği 3600 ek gösterge
halen verilmemiştir. Eğitim sistemi içerisindeki emek sömürüsünün en önemli
göstergesi olan ücretli kölelik uygulamasına devam edilmekte, yüz binlerce
öğretmenimiz ise atama beklemektedir.
Bugün emeklilikte yaşa
takılanlar ciddi bir mağduriyet yaşamaktadır. Emekli olmak için yaş bekleyen ve
bu süre zarfında işsiz kalan, ileri yaşları yüzünden yeni iş bulma zorluğu
çeken vatandaşlar, sağlık güvencesinden de mahrum bırakılmakta, bu durum sosyal
devlet ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Emekliliğine kadar bir ailenin aç kalmaması
lazım yoksul kalmaması lazım. “Ekonomide kurtuluş savaşı veriyoruz” bahanesiyle
6 milyon 300 bin kişinin hakkı gaspedilemez. EYT’lilerin yaşadığı mağduriyet
bir an önce giderilmelidir.
Öte yandan, iktidarın
toplumu kutuplaştırıcı, öfke empoze eden politikaları maalesef her geçen gün
meyvesini vermektedir. AKP’nin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Alinur
Aktaş'ın Uğur Mumcu ve Cumhuriyet aydınlarına yönelik, 'Devlete ve bayrağa
savaş açmış, dinle diyanetle problemi olan' şeklindeki sözlerini buradan
kınıyoruz. Bu sorumsuzca saldırı karşısında Bursa halkının kendisine sandıkta
gerekli yanıtı vereceğini düşünüyoruz.
Laik eğitimin ve laik
toplumun çok daha önem kazandığı bu süreçte, Eğitim-İş olarak, öğretim
birliğine son vererek, medrese-mektep ikilemini günümüze taşımak isteyen bu
anlayışa karşı, Atatürk ilke ve devrimlerine, Cumhuriyetimizin kazanımlarına,
ülke bütünlüğüne, laik, bilimsel, demokratik, eşitlikçi ve parasız eğitime
sahip çıkmaya devam edeceğiz; bu kararlılıktan asla vazgeçmeyeceğiz.”
OHAL'DEN BERİ BİR İLK
Basın açıklamasının
ardından kortej Anıtkabir'e yürümek istedi. Ancak polis yürüyüşe izin vermedi.
Genel Başkanımız Orhan Yıldırım ve CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, polisle
konuşarak yürüyüşe izin verilmesini talep etti. Polis ise pankartların,
flamaların ve önlüklerin kaldırılmasını istedi. "Öğretmene değil, tarikata
barikat" sloganları atarak direnilmesi sonucu yürüyüş yapılmasına izin
verildi.
Anıtkabir'e ulaşmasıyla
tamamlanan yürüyüş, Ankara'da bir ilk olma özelliği taşıyor. OHAL'den beri ilk
defa Ankara'da Valilik tarafından yasaklandığı belirten sendikal bir yürüyüşe
izin verildi.