OKULLARDA MOBBİNG YAYGINLAŞIYOR; ÖĞRETMENLERİN YÜZDE 67’Sİ OKUL DEĞİŞTİRMEK İSTİYOR

Eğitim-İş
Bursa Şubesi’nin 2144 katılımcı ile yaptığı “Okullarda Mobbing (Psikolojik
Baskı) Düzeyini Ölçme Anketi”, okullarda mobbingin tahmin edildiğinden daha
yaygın olarak yaşandığı ortaya koydu.
Ankete
katılan eğitim çalışanlarının %51’i kişiye göre tavır belirlendiğini, %53’ü
idarenin ders programı/ nöbet gibi planlamalarında ayrımcılığa tabi tutulduğunu
belirtiyor. Katılımcıların %62’si kameralar veya kişiler yoluyla gözlendiğini
belirtirken, %67’si bulunduğu okuldan başka bir okulda görev yapmak istiyor,
%79’u ise sürekli olarak genel yorgunluk hissediyor.
Araştırma
sonuçlarında öğretmenlik gibi geniş kesimlere hitap eden bir mesleğin bu
yaygınlıkta bir mobbingle karşı karşıya olması, bir yandan mesleki verimi
düşürürken, aynı zamanda eğitim ortamını da olumsuz etkilediği vurgulanırken şu
tespitlere yer verildi:
“Giderek
yaygınlaşan mobbing nedeniyle işyeri barışı bozulmakta, öğretmen motivasyonu
düşmektedir. Ülkemizde öğretmenlerin bu derece yüksek oranlarda mobbingle karşı
karşıya olması, mobbinge karşı acil bir eylem planının uygulamaya alınmasını
zorunlu kılmaktadır. Mobbing, öğretmenlerin mesleki anlamda kendilerini
göstermelerini ve kurum içinde sağlıklı iletişim kurmalarını engellemekte, aile
yaşantılarına kadar uzanan sosyal ilişkilerini olumsuz etkilemekte, mesleki
saygınlıklarının azalmasına neden olmakta, yaşam kalitesini ve sağlığını
olumsuz etkilemektedir.
Yapılan
mobbing ölçme çalışması, mobbingin çoğunlukla düşey doğrultuda, amirler
tarafından uygulandığını göstermektedir. Görevi başındaki on binlerce okul
yöneticisinin mobbing konusunda sıkı bir eğitimden geçirilmesi için çalışmalar
acilen başlatılmalıdır. Okul içinde gerekli iletişimleri sağlayamayan,
çalışanlar üzerinde otorite kurmak için sıklıkla mobbinge başvuran idareciler
bu görevlerden uzaklaştırılmalıdır.
Taleplerimiz:
1. Okul içi
ders programı / nöbet çizelgesi gibi görevlendirmelerin yapılması belirli
kurallara
bağlanmalıdır.
2.
Okullarda, çoğunlukla da müdür odalarında bulunan ekranlarla güvenlik kamerası
aracılığıyla
öğretmenlerin takip edilmesi durumuna son verilmeli, yönetici
odalarındaki
bu ekranlar kaldırılmalı, güvenlik kameraları personeli izlemek için değil,
amacına
uygun olarak güvenlik için kullanılmalıdır.
3.
Öğretmenlerin kişiliğine yönelik; azarlama, hakaret, grup içinde rencide edici
davranışlar
gibi olumsuz tutumların ortadan kaldırılması için caydırıcı tedbirler
alınmalıdır.
4. İl içi
tayin ve emeklilik başvurularının yoğunlaştığı okullar mercek altına alınmalı,
öğretmenlerin
bu okullardan ayrılma istekleri nedenleriyle araştırılmalıdır.
5.
Öğretmenlerin başarılarını ödüllendirmede sendikal ayrımcılık ortadan
kaldırılmalı,
adil bir
ödüllendirme sistemi kurulmalıdır.
6.
Çalışanlar arasında yapılan ayrımcılık görmezden gelinmemeli, ayrımcılıkla
yönetim
anlayışını
benimsemiş olan idarecilerin bu davranışları engellenmelidir.
7.
Öğretmen-idare arasındaki şikayet ve soruşturmaların yoğunlaştığı okullarda
idareler
mercek
altına alınmalıdır.
8.
Öğretmenlere çeşitli adlar altında para toplatılması uygulamasına son
verilmeli,
okulların
kaynak ihtiyacı giderilmelidir.
9. Teftiş
mekanizması adaletli işletilmeli, soruşturma süreçlerinde okul idarecilerinin
muhakkik
olarak görevlendirilmesi uygulamasına son verilmelidir.
10.
Öğretmenlere, sendika tercihleri konusunda zorlayıcı ya da yönlendirici tutum
sergileyen
idarecilere caydırıcı yasal yaptırımlar uygulanmalıdır.
11.
Görevdeki okul idarecileri mobbingin tüm sonuçları hakkında kapsamlı bir
eğitimden
geçirilmeli,
ilk defa idareciliğe alınmada mobbinge yönelik bilinç düzeyi ölçülmelidir.
12.
Mobbingin bir suç olduğu gerçeğinden hareketle ülkemizde mobbing konusundaki
yasal
eksiklikler giderilmeli, kapsamı ve uygulanacak yasal yaptırımlar
belirlenmelidir.
Mobbing
(psikolojik taciz) giderek yaygınlaşan bir suçtur. Yaşadığımız çağda insan
onuruna yakışmayan bu olumsuzlukların ortadan kaldırılması için toplumsal bir
farkındalık oluşması, caydırıcı önlemler alınması ve liyakatli yöneticilerin
göreve getirilmesi kaçınılmazdır. Eğitim-İş olarak üyemiz olsun ya da olmasın,
bu güne kadar olduğu gibi bu günden sonra da mobbinge maruz kalan tüm eğitim
çalışanlarının yanında olmaya, onlara her türlü hukuksal ve örgütsel desteği
sunmaya devam edeceğiz.
Milli Eğitim
Bakanı unutmamalıdır ki, öğretmenin mutlu olmadığı bir okul ortamında dünyanın
en gelişmiş eğitim programlarının bile başarı getirmesine olanak yoktur.
Eğitim-İş olarak ülkemizin geleceği için eğitimin paydaşı olan tüm kişi ve
kurumları, çocuklarımızın sağlıklı okul ortamına kavuşmaları, öğretmenlerimizin
motivasyonunu arttırarak huzurlu okul ortamını yaratmak için mobbinge karşı
duyarlı olmaya ve birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz.”