Türkiye Cumhuriyeti’nin, emperyalist işgale karşı verdiği bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin 100. yılını kutluyoruz.

 

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün komutanlığında, 26 Ağustos’ta başlayıp 30 Ağustos 1922’de şanlı bir zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile ülkemiz emperyalist işgalden kurtarılmıştır.

 

Emperyalizmin; Anadolu’yu işgal ve paylaşım planları, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde yürütülen Kurtuluş Savaşıyla engellendi ve yıllar boyunca süren bağımsızlık mücadelesi kazanılmış oldu.

 

Bu yönüyle 30 Ağustos Zaferi, yurdumuzun kaderinde bir dönüm noktası olarak tarihe geçmiştir.  30 Ağustos Zaferi, Türk Milleti’nin dönüm noktası olduğu kadar dünya üzerindeki tüm ezilen milletlere de örnek olmuştur.  

 

30 Ağustos Zaferi emperyalizmin yenileceğinin tüm dünyaya teminatı olmuştur.

 

AKP 21 yıllık iktidarı boyunca, yurdumuzun yeraltı, yerüstü ve beşeri kaynaklarının neredeyse tamamını emperyalist güçlere peşkeş çekmiştir. 21 yıllık iktidar boyunca Türk milletine ait fabrikalar, tarım arazileri, üretim kaynakları ve en son vatandaşlık hakları gibi Türkiye Cumhuriyeti’ne sıkı sıkıya bağlı değerlerini özelleştirme adı altında yandaş ve yabancı sermayelere peşkeş çekmesi kabul edilemez bir hatadır. 

 

AKP iktidarı, yaptığı bu özelleştirme adı altındaki politikalarla yurdumuzu dış güçlere karşı savunmasız hale getirmiştir.

 

Yürütülen yanlış politikalarla ülke ekonomisini emperyalist güçlere teslim etmenin sonuçları bugün yaşanan ekonomik krize sebep olduğu tüm yurttaşlar tarafından bilinen bir gerçektir.

 

Büyük zaferden 100 yıl sonra ülkemiz ve yurdumuz, üzülerek belirtmeliyiz ki Cumhuriyet Tarihi’nin en ağır ekonomik ve siyasi koşulların bulunduğu bir dönemden geçmekteyiz.

 

Bugün yaşanan akıl tutulması eseri politikalar, liyakatsizlik, adalet ve eğitim sisteminin yerle bir edilmesi yurttaşlarımıza baskı ve zulüm altında her geçen gün fakirleştiği bir döneme esir etmiştir.

 

Türkiye Cumhuriyeti’ne, ülkemize, yurdumuza, birliğimize ve bütünlüğümüze yönelik saldırılar tıpkı geçmişte olduğu gibi bugün de devam etmektedir.

 

Bu tehdittin ortan kaldırılması, Mustafa Kemal Atatürk ilke ve inkılapları ışığında Türkiye Cumhuriyetine, Tam Bağımsız, Demokratik ve Laik Türkiye Cumhuriyeti’ne sıkı sıkıya sarılmakla mümkündür. 

 

30 Ağustos Zaferi göstermektedir ki; Her ne kadar çok zorlu koşullardan ve yaşam şartlarından geçiyor olsak da Türk Milleti asla emperyalizme teslim olmayarak, 100 yıl önce verdiği mücadelenin aynısını bugünde vermeye hazır bir şekilde, yeni nesillere aydınlık bir gelecek bırakmayı başaracaktır.

 

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu  olarak; bu duygu ve düşüncelerle 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlarken, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere bağımsızlık mücadelemizin bütün kahramanlarını saygı ve minnetle anıyoruz.