Bilindiği gibi toplu sözleşme ikramiyesi, sendikal mücadeleyle kazanılan ve sendika üyesi kamu görevlilerine hiç bir ayırım yapılmaksızın eşit tutarda ödenmesi gereken Anayasal bir haktır.

Sendikaları, sendikacılığı ve sendikal değerleri alt üstü eden yandaş konfederasyonlar %1’lik ve %2’lik baraj kotalarıyla kamu emekçilerinin örgütlenmesine ve bağımsız sendikal anlayışın önüne taş döşemek istemişlerdi. Ancak defalarca kez hukuksuzluğu ve Anayasaya aykırılığı tespit olunan Kanun Teklifi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda geçmesine rağmen TBMM Genel Kurulu’nda kabul görülmeyeceğini biliyorduk ve öyle de oldu.

Sendika seçme özgürlüğüne darbe vuran %1 baraj içeren kanun teklifi,  Anayasa’ya  uluslararası sözleşmelere aykırı olmasına karşın yandaş konfederasyonların talebi üzerine Cumhur İttifakı oylarıyla TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edilmiş daha sonra da TBMM Genel Kurulu’nda sendikaların ve ana muhalefet partisinin mücadelesi sonucu iptal edilmiştir.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan’ın, toplu sözleşme ikramiyesinin ana muhalefetinin Anayasa Mahkemesi’ne başvurmasıyla iptal edildiğine, kamu emekçilerinin aylıklarında azalma meydana geldiğine ve kanun teklifinin yasalaşması sürecinde katkı sağlayan Cumhur İttifakı milletvekillerine teşekkür edilmesine ilişkin açıklamalarını hayretle karşılıyoruz ve insaf diyoruz.

Kamu emekçilerinin, sendikal mücadelesine taş döşeyenler ile onları tasarruf tedbirleri adı altında servis, misafirhane, lojman haklarını ortadan kaldıranlar ve enflasyon altında inim inim inlemesine sebep olanlar bugün yüzde 1 mağduriyetini yaratıp daha sonra bu mağduriyetin kalkmasında destek olan ana muhalefet partisini suçlamaları akıl ve vicdanla açıklanamaz.

Kamu emekçilerinin kazanımlarının artmasının yanında olan ve kazanımlarının kaldırılmasına karşı olan ana muhalefet partisine yönelik açıklamalar gerçek dışı ve kabul edilemez.  İktidarın yaptığı en iyi şey mağdur edebiyatı yapmaktır. Mağduriyetin yaratılmasında rol oynayanlar bilmelidir ki mağdurun oynanmasına da ajitasyonun yapılmasına da müsaade etmiyoruz.

Ne yazık ki;

Açık bir şekilde Anayasa’ya ve sendikal özgürlüklere aykırı olan bu kanun teklifini, Memur-Sen ve Kamu-Sen istemiş Cumhur İttifakı komisyondan geçirmiştir. TBMM Genel Kurulu’ndan geçse dahi hem Danıştay’ın, hem de AYM’nin kararları ile sabit olan bu hukuksuzluk yeniden iptal edileceğinden bu yanlıştan dönülmüştür.

Mücadele sonuç vermiş, doğru olan %1 sendikal baraj kaldırılmış tüm sendika üyeleri eşit şekilde her ay 642 TL sendikal ikramiyesi alacak olmasıdır.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; Anayasal hak ihlali olan baraj oyunlarına gelmediğimiz gibi mağduriyeti yaratanlar ile mağduriyeti oynayanların aynı yapılar olduğunu tüm kamu emekçilerinin anlaması ve bilmesi için bir kez daha sendikal mücadelemizin sorumluluğu olarak kamuoyuna ilan ediyoruz.