Birleşik Kamu-İş Konfederasyonumuza bağlı Eğitim-İş Sendikamız, yalnızca düşüncelerini ifade ettikleri ve demokratik haklarını kullandıkları için tutuklanan öğrencilere, gazetecilere, siyasetçilere ve yurttaşlara yönelik adaletsizlikleri protesto etmek amacıyla Silivri Cezaevi önünde bir basın açıklaması yaptı.

Eyleme Eğitim-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu üyeleri ile şube ve temsilcilik yönetim kurulu üyeleri katıldı. Eğitim-İş Sendikamız Genel Başkanı Kadem Özbay, burada yaptığı açıklamada cezaevinde tutulan öğrencilerin yaşadığı hak ihlallerine dikkat çekerek, adalet çağrısında bulundu.

“Bu Gençler Susturulmak İsteniyor”

Özbay, Silivri Cezaevi'nde tutulan öğrencilerin sadece anayasal haklarını kullandıkları için özgürlüklerinden mahrum bırakıldığını belirterek, "Bu ülkenin gençleri hiçbir suçu olmadan karanlık duvarların ardında tutuluyor. Çünkü susturulmak isteniyorlar" dedi.

Cezaevinde kalan öğrencilerin insanlık dışı muameleye maruz kaldıklarını ifade eden Özbay, "Çıplak arama, fiziksel şiddet, işkence... 2025 yılında, bir hukuk devletinde bunlar konuşulmamalıydı bile. Ama ne yazık ki yaşanıyor, yaşatılıyor" diye konuştu.

“Eğitim Hakları Ellerinden Alınıyor”

Tutuklu öğrencilerin eğitim hayatlarının bilinçli bir şekilde sekteye uğratıldığını söyleyen Özbay, bu durumun yalnızca bireysel değil, ülke geleceği açısından da büyük bir adaletsizlik olduğunu vurguladı. Özbay, öğrencilerin sınavlarına hazırlanamaması, ders materyallerine erişememesi, KYK yurtlarından çıkarılmaları ve burslarının kesilmesi gibi uygulamalarla hem özgürlüklerinden hem de geleceklerinden mahrum bırakıldıklarını dile getirdi.

“Salgın Hastalık Şüphesi Görmezden Geliniyor”

Cezaevinde tutulan öğrencilerle görüşme talebinde bulunduklarını belirten Özbay, Eğitim-İş’in avukatlarının içeride görüştüğü öğrencilerin, sağlık koşulları açısından ciddi sorunlar yaşadığını aktardığını söyledi. Özbay, "Çocuklar ‘Herkes öksürüyor’ diyor. Salgın hastalık şüphesine rağmen yalnızca 3-4 öğrenci revirde kontrol ediliyor, ardından ‘bir şey yok’ denilerek geri gönderiliyor" şeklinde konuştu.

“Adalet Terazisi Şaşmamalı”

Gençlerin sadece düşüncelerini ifade ettikleri için cezaevinde tutulduğunu belirten Özbay, yaşanan adaletsizliklere sessiz kalmayacaklarını ifade etti. "Bu çocukların suçu nedir? Demokratik bir ülkede düşünce beyan etmek suç mudur?" diye soran Özbay, tutuklu öğrencilerin bir an önce serbest bırakılması ve eğitimlerine devam etmeleri gerektiğini söyledi.

Özbay, ayrıca işkence ve kötü muamele iddialarının bağımsız bir şekilde soruşturulmasını ve sorumluların yargı önüne çıkarılmasını talep etti. “Gençliğini cezaevlerinde çürütmeye çalışan hiçbir iktidar, tarihin vicdanında aklanamaz” diyen Özbay, “Bugün susturulan her ses, yarın hepimizin boğazında bir düğüm olur” ifadelerini kullandı.

“Adalet Herkes İçin Şart”

Açıklamasının sonunda yalnızca öğrenciler değil, tutuklu gazeteciler, siyasetçiler ve hukuksuzluklara karşı çıkan yurttaşlar için de adalet istediklerini belirten Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, “Bu mücadele sadece gençler için değil, özgürlük isteyen herkes için. Bu ülkenin vicdanına, geleceğine sahip çıkıyoruz” dedi.