104 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı Erzurum Kongresi ulusal egemenliğimizin koşulsuz olarak gerçekleştirilmesinin yolunu açmıştır. 

Emperyalistler vatan topraklarımızı işgal etmişler ve güzel yurdumuzu yakıp yıkarak halkımızı teslim almak istemişlerdi. Ancak Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın bağımsızlıkla sonuçlanmasının en önemli aşamasının milli mücadelenin teşkilatlı bir yapıya kavuşmasından geçtiğinin farkındadır. Bu nedenle Türk Ulusu’nu, ulusal bağımsızlık ve ulusal egemenlik savaşına çağıran 22 Haziran 1919 tarihli Amasya Genelgesi’nin ardından, 23 Temmuz 1919 tarihli Erzurum Kongresi kararlarıyla da “Milli iradeyi hakim kılmak esastır, milli sınırlar içinde vatan bir bütündür asla parçalanamaz” fikrini vurgulamıştır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin tarih sayfalarında altın harflerle yazılan Kurtuluş Mücadelesi’nin başlangıcı denebilecek bu kongre gerçekten de büyük bir eserdir. Erzurum Kongresi, Milli Mücadele’nin kilit noktasıdır. Kurtuluş Mücadelesi’nde izlenilecek adımları belirlemiştir.

30 Ekim 1918’de Mondros Mütarekesi’nin imzalanması ile birlikte tüm ülkede olduğu gibi Erzurum ve çevresinde de millî hareketler oluşmaya başlamıştır. Atatürk, emperyalistler karşısında dağınık haldeki güçlerin birleştirilmesi için toplantılar yapmış, yayımladıkları bildirilerle, genelgelerle milletin kaderini eline almasını örgütlemiştir. Mustafa Kemal Atatürk, emperyalist işgale karşı 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak oradan da Anadolu’ya geçer ve kongre süreçlerine giden örgütlenme ve direniş sürecini başlatmıştır. 

Kurtuluş Savaşı’nın önemli bir dönüm noktası olan Erzurum Kongresi’nde alınan kararlar, daha sonra kurulacak çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilkeleri için de dayanak oluşturmuştur.

Samsun’dan Havza, Amasya ve oradan Erzurum’a kadar yapılan yolculuk sayısız engeller ve tehlikeler bertaraf edilerek gerçekleştirilebildi. Düşman işgalindeki vatan toprağını kurtarmak için bağımsızlığa giden zorlu mücadelesini Erzurum'dan sürdüren Atatürk ve silah arkadaşları, bu kongre sayesinde ülkenin bağımsızlığına giden yolu açmıştır. 

Erzurum Kongresi’nin toplanma gerekçeleri milletimizin Anadolu'daki birliğinin tüm dünyaya göstermek açısından da tarihi bir duruştur. Erzurum Kongresi'nde milli sınırlar içerisinde bulunan vatan topraklarının bölünmez bir bütün olduğu ve parçalanamayacağı karar altına alınmıştır. Kongrede manda ve himayenin kabul edilemeyeceği ifade edilmiş, milli iradenin hakim kılınacağı ilan olunmuştur. Kongrede aynı zamanda, Milli Meclisin derhal toplanması için çalışılacağı kararlaştırılmıştır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, 23 Temmuz 1919’da emperyalist güçlerin Osmanlı topraklarını paylaşmaya çalıştığı bir dönemde Erzurum Kongresi ile Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atılmasını sağlamıştır.

Bu duygu ve düşüncelerle Erzurum Kongresi’nin 104. yılında, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kongre üyelerini, Kurtuluş Savaşı’nın tüm kahramanlarını rahmetle, minnetle ve şükranla anıyoruz.

BİRLEŞİK KAMU-İŞ

MERKEZ YÖNETİM KURULU